Yiğit Alp’ten sonra evde bir şey kaybolduğunda dikkate almıyorum.
Muhakkak o tatlı, tobik elleri kaybolan şeyi bir yerlere atmıştır diyip en kötü bir sonraki temizlikte ortaya çıkar diye sallamıyorum.
Ama artık ümidi kesmeme sebep olacak bir süredir sevgili rimelim ortalarda yok…
İki temizlik geçti üstünden yine yok.
Ben ümidi kestim, tamam dedim kesin balkondan aşağı falan gitti bu rimel.
Sonra bir gün tamamen tesadüf eseri evimizin kara deliğini keşfettim .
Şu görmüş olduğunuz sevimli oyuncak bizim evin kara deliği
Şöyleki deliklerinden sığabilen tüm ev eşyaları itina ile kutuya atılıyor…
Eğer delikten sığamayacak kadar şanslı bir “şey” ise delikte kurtarılmayı bekliyor.
Yani bize gelip mesela, koltuğun üzerine koyduğunuz toka, kalem gibi ufak tefek şeylerinizi bulamazsanız lütfen gitmeden önce kara deliğimizi ziyaret ediniz.
İyi haftasonları !
Bizim evin karadeligi de ev sınema sisteminin büyük hoparlöründeki delikti.Ne ararsak oradan çıkıyordu bir zamanlar :)