Kategori arşivi: ilkler

Sorular Sorular…

Anneligin sorularla bir ilgisi var. Bolca soruya hatta bazen de cevabı olmayan sorulara bulanıyor insan…

Doğumla birlikte gelen tüm o depresif sorulardan tutta, anne sutunu ne artırır, hangi yaşta hangi oyuncak iyi,  ben bu cocuga hangi okulu nasıl seçeyim gibi bir sürü soru toplanıp hayatının en orta yerine yerleşiyor.

Ama bir de bazi sorular var ki hani o anlam arayışına düşülen ilk gençlik yıllarında sorulmaya başlanan varoluşa dair sorular bile yanında ilkokul matematik problemi gibi kalıyor.  Bu soru kategorisine hayati anlamaya çalışan 2, 5 yasindaki çocuk sorlulari diyebiliriz.

Misal:

Annenin burnunda geleneksel ucuklardan biri çıkar buna efkarlanan Yigit Alp’e uzulmemesini ucugun geçeceği söylenir.  Peşinden gelen soru

Peki geçen yaralar nereye gider anne ????

Ya da

Dedenin Yigit Alp için aldigi sevimli tavşan komşu kedisi tarafindan öldürülür. Bahçede oylece yatan ölü tavsanin basina gelenler nasil açıklanır.  Kut diye yavrum bu tavsani  kedi öldürdü doğa boyle bir şey denmeyecegine göre zavalli tavsanin basina gelenler nasıl anlatilir.

Sanırım formu degise de hayatımızdan çıkmayacak bu sorular ve deseler ki anneligi bir kelime ile özetle derim ki

Annelik demek sorular demekmiş….

Bu arada bizim tavşan hastanede tedavi altinda, henüz sevimli bir kedinin tavsani öldürdüğünü soylemek istemedim…

Tarihe Geçsin

Ben bir çaışan anneyim. Oğlumu akşam yediden sonra görebiliyorum. Ve evet malesef kaçırdığım bir sürü ilk var… Bu yazının üzücü tarafı,

Ama

boş verin üzücü tarafını bu yazının bir de  güzel tarafı var: Yeni bir ilk!

.Oğlum öğlen uykusundan uyanınca kendisi yatağından kalkmış, o küçük tatlı adımları ile pıtır pıtır salona kadar gelmiş ve babasının kucağına kurulmuş.

DSC_0315

Odasını kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde düzenlediğimden beri ben bu anı bekledim! Evet saçma gelebilir ama öyle, istedim ki uyanınca ağlamasın, bana seslenmesi; uykusunu alınca kalksın gelsin yanımıza o kızarmış yanakları ile mahmur mahmur baksın…

Bu sebeple 4 Mart 2013 pazartesi tarihe oğlumun kendi başına yatağından çıkıp hayata karıştığı gün olarak tarihe geçsin….

Yaşasın !

Artık Ayağa Kalkmanın Zamanı Geldi…

Dede çarşamba günü emekli hayatına başladı, 30 küsür senen sonra kumaş pantolonu çıkarıp şort ve terlik evresine geçmek üzere Ayvalık’taki yeni evlerine doğru yola çıktı. Anneanneyi de azat etmemize az kaldı… Çekirdek ailemiz Ankara’ya taşınınca o da özgür olacak…

Dedenin gittiği gün, bizim ufaklıkta yerde oturuken kendi başına ayağa kalkmaya başladı… Bunun anlamı ne peki niye dedeye bağladın derseniz, annem ve ben Yiğit Alp’in tek başına kalkması için çabalaması taraftarı olan kitleydik, dede ise tabiki tüm dedeler gibi kurtarıcı… Acaba diyorum bizim ufaklık “Dedem de gitti, annem ve anneannem beni hayatta kaldırmaz, en iyi ben kendim bu işi çözeyim” demiş olabilir mi?

O zaman tarihe not düşelim 21 Kasım 2012 Çarşamba günü bizim için büyük gün, uzunca bir süredir yapılan denemeler sonucu Yiğit Alp tek başına oturduğu yerden kalktı…

Evet biliyorum anne ya da baba olmayanlar için çok saçma ama ben bunun için çok mutlu oldum….

İyi haftasonları

Bir de arada sırada şükredecek ufak minik şeyler mutlaka var, onları görmeye çalışmak en iyisi…

 

 

Koç Müzesi

Koç Müzesini eskiden beri severim, bana hep hayal kurulası ve fotoğraf çekilesi  bir yer olarak gelmiştir. Kaldı ki düğün fotoğraflarını da orada çektirmiştik.

Ailece ilk müze gezimiz istedim ki bu eğlenceli müzeye olsun.

Yani pılımızı pırtımızı, Alp in yiyeceklerini ve de  yedek giyeceklerini topladık ve kendimizi Koç müzesine attık.

Kesinlikle çocukla yapılacaklar rotanıza eklemelisiniz çocuk için çok eğlenceli bir yer.

Okumaya devam et

Mutlu Yıllar Sanaaaaaa

Hani bazı günlerin şarkısı vardır

Bu pazar gününün şarkısı “Sunny” idi.

Güneşli, çoook sıcak ama çok güzel bir gündü…

Kocaman bir koşuşturmacanın içinde bebeğimizin kocaman bir seneyi devirmesini kutladık.

Birinci yaş doğum gününün konsepti küçük prensti…

2. Yaş konsepti şimdiden kafamda hazır anne ve Yiğit Alp tatildeeeeeeee

Evet bir miktar yorgunum

Ama

Güzel  anılarımız

Güzel fotoğraflarımız

Kocaman ailemiz

Süper kuzenlerimiz

Ve bizleri yalnız bırakmayan dostlarımız vardı.

Herkese çok teşekkür ederiz…