Propaganda filminde vardı bu marş
“ankara ankara güzel ankaraaa
seni görmek ister her bahtı kara”
Kaderin bir cilvesi olarak, bu haftasonu ev aramak için Ankara’ya giderken dilime dolandı…
Bir İstanbul’dan Ankara’ya göçen anne olarak ilk izlenimlerim:
Hani hep bir Ankara- İstanbul karşılaştırması vardır ya bence gerek yok o karşılaştırmayı yapmaya.
Tamam “Ankara’nın en güzel yanı İstanbul’a dönüşüdür” kadar değil ama ikisi farklı dünyaların şehirleri …
Ama mesela Ankara daha sakin , uzak oraya taşınmayın denen semt şehir merkezine yarım saat araba ile. Ankaralılar trafik var dese de hergün köprü geçmiş bir çalışan olarak söylüyorum İstanbul ile mukayese edilemez :)
Gel görki kötü havada da tek alternatif alışveriş merkezi… Avrupada kişi başına en çok AVM Ankara’daymış. E hani memur kentiydi burası, anlamadım ki insanlar durmadan alışveriş mi yapıyor :)
AVMler ağzına kadar çocuk dolu. Kendime ilk not bu çarkın içine düşmemek için elimden geleni yapacağım, çocuk tüketim canavarı olur çıkar net.
Bir de yeşil az haliyle bozkır, o yüzden yeşili bol olan semtlere yerleşmeye karar verdik, tamam maviyi görmemeyi kabullendik ama yeşilden vazgeçemeyiz.
Son olarak, sevgili Ankaralılar üzgünüm ama Kuğulu Park bildiğin küçük bir semt parkı o kadar. Onu özel kılan ancak geçirilen çocukluk anıları olabilir.
Tamam tablo biraz karamsar ama yine de içimdeki ses iyi olacak diyor.
Ne demişler
” senden yardım umar her düşen dara
yetersin onlara güzel ankara
Not: Böyle marş sözü mü olur ya :)
anne olma hikayesi 