Adım adım’ın setlerini alıyoruz her ay. Bize Alp’in gelişimine uygun oyun fikirleri veriyor. Her zaman ilgisini çekmese de en azından benzer oyunları türetebilmek açısından çok işe yarıyor.
Bu ayın yani 16. ayın konusu mutfağımızı keşfediyorum… Bu konu ile ilgili oyunlar, resimler var gelen setin içinde. Bir tanesi var ki benim adım adım’ı ayrıca takdir etmeme sebep oldu…
Anne, baba mutfakta hepbirlikte yemek pişiriyorlar.
Yani -malesef- yaygın olduğu gibi anne mutfakta koşuşturup, baba içerde – en iyi ihtimal ile- çocuk ile oynamıyor.
Anne, baba beraber yemek hazırlama sorumluluğunu paylaşıyor. Bu resmin yanına sen de büyünce bizim ile birlikte yemek hazırlayacaksın biliyor musun? denebilir.
Birlikte hazırlanan bu yemeklerin bir anlamı olur, hem hazırlanılır hem konsulur, gün özetlenir, herkes bir şeyler paylaşır…
Zaten paylaşmaya yeterince zaman ayıramayan aile bu sayede kendine zaman ve anı yaratabilir…
Benim annem çalışıyordu ve bizde işler böyle yürüdü. Benim çocuk hafızamda en çok kalan anılardan biri işte bu yüzden mutfak sohbetleri oldu.
Yani evdeki sorumlulukları paylasmak sadece kadınları ilgilendiren bir söylem değil bu daha çok aile olabilmeyi , geçirilen kaliteli zamanı, oturduğunuz meskeni ev yapabilmek ile alakalı bir şey…
Bir de bu tür paylaşımların tek çocuklu ailelerde özellikle daha önemli olduğunu düşünüyorum. Sonuçta Yiğit Alp in paylaşmayı öğrenmesi adına bizden başka şansı yok uzunnnnnnnca bir süre için :)