Manzara şu 100 yaşından büyük olduğu tahmin edilen ve zaman bolluğundan dolayı uzun uzun yaşı tahmin edilmeye çalışılan zeytin ağacının altında, hafif esintili tertemiz bir hava, elde komşunuzun yaptığı ev şarabı, güneş batmak üzere siz arkanıza yaslanmış gökyüzü renklerinin tadını çıkarıyorsunuz ve üç yaşınızdaki oğlunuz kendi kendine mırıl mırıl bahçede toprakla oynamakta… Bu arada bir yaşındaki oğlu ile cebelleşen ablanıza baktıkça iyi yırttım diye hafiften bir tebessüm var yüzde. İşte benim bayram tatili karem tam olarak bu !
Sanırım ben Ayvalık’ta en çok evi seviyorum. Bu arada ev bizim değil ailemin evi – bu durumda benim de sayılabilir biraz- , Ayvalık’a da taşınmıyoruz ama o kadar çok zaman geçirdim ve o kadar keyif aldığım insanlarla tanıştım ki ev de benim komşular da benim oldu sanırım.
Ayvalık bana da Yiğit Alp’e de iyi geliyor. Zaten baba evi dediğin de öyle olur değil mi ?
Biber topluyorlar, yeterince büyümüş mü aşamasındalar !
Tam olarak bu sebeple kahvaltılar güzel oluyor tatillerde…
Şahsen ben sadece mısır için mangal yakmaya uğraşmazdım ama torun sahibi olmak böyle bir şey demek ki
Veeee…
Böyle böyle bir tatilde bitti
Giderken dedeye siparişler verildi.
Bizim evimize de bahçe yap dede bir de evin içinde merdiven olsun sizinki gibi…