Dede çarşamba günü emekli hayatına başladı, 30 küsür senen sonra kumaş pantolonu çıkarıp şort ve terlik evresine geçmek üzere Ayvalık’taki yeni evlerine doğru yola çıktı. Anneanneyi de azat etmemize az kaldı… Çekirdek ailemiz Ankara’ya taşınınca o da özgür olacak…
Dedenin gittiği gün, bizim ufaklıkta yerde oturuken kendi başına ayağa kalkmaya başladı… Bunun anlamı ne peki niye dedeye bağladın derseniz, annem ve ben Yiğit Alp’in tek başına kalkması için çabalaması taraftarı olan kitleydik, dede ise tabiki tüm dedeler gibi kurtarıcı… Acaba diyorum bizim ufaklık “Dedem de gitti, annem ve anneannem beni hayatta kaldırmaz, en iyi ben kendim bu işi çözeyim” demiş olabilir mi?
O zaman tarihe not düşelim 21 Kasım 2012 Çarşamba günü bizim için büyük gün, uzunca bir süredir yapılan denemeler sonucu Yiğit Alp tek başına oturduğu yerden kalktı…
Evet biliyorum anne ya da baba olmayanlar için çok saçma ama ben bunun için çok mutlu oldum….
İyi haftasonları
Bir de arada sırada şükredecek ufak minik şeyler mutlaka var, onları görmeye çalışmak en iyisi…